Doğa ve Sosyal Bilimler Savaşları
Bilim savaşları olarak
adlandırılan bu tartışmayı, sadece bilimin ne olduğu şeklinde göremeyiz. Bu
tartışma, hem bilim adamlarının kendi arasında hem de ‘bilim adamları’ ile
diğer gruplar arasında zaman zaman gözlenmiştir (Hellman, 2001). Bu biraz da
doğa bilimleri ile sosyal bilimler arasındaki bilimsel yöntemlerin (bilim yapma
yöntemlerinin) farklılığı konusunda, biraz da bilimi bir ürün olarak
değerlendiren düşünürlerle, bilimi bir etkinlik olarak değerlendiren düşünürlerin
savaşıdır. Eskiden beri bilim denilince aklımıza sadece doğa bilimleri gelmesi,
sosyal alanlarda bilimi ve bilimsel bakış açısını kullanamıyoruz anlamına
gelmemelidir.
Bilim dediğimizde çok
uzun yıllardır neden hep aklımıza daima doğa bilimleri gelir. Hatta bu
bilimlere pozitif bilimler deriz de negatif bilimin ne olduğunu pek
sorgulamayız. Aslında pozitif bilimler ile
pozitivizmi karıştırmamak gerekir ama o apayrı bir konusudur...
Bilim araştırmalar
deneyler yapılan alandır da denilebilir. Hiç deney yapmadığı için Einstein’ı bilim
adamı kabul etmeyecek miyiz? Antik Yunanda da birçok felsefeci deneysel bir
çalışmaya gitmeden modern bilimler dediğimiz konulara öncülük etmiştir.
Buradan varmak istediğim nokta doğa bilimleri ile sosyal bilimlerin çalışma yöntemlerinin çok
farklı olması normaldir. Bu sosyolojide, ekonomide vb.. bilimi kullanmadığımız
anlamına gelmez. Genelleyecek olursak; bu bakış açısı ile, bilim yapı ve içerik
olarak ”geçerliliği kanıtlanmış sistemli bilgiler bütünü” olarak
tanımlanabilir. Yine buradan hareketle bilimin işlevlerini; doğa olaylarını ve
toplumsal yaşam ile ilgili olayları tarafsız, önyargısız açıklamak, yorumlamak şeklinde
ifade edebiliriz.
Dolayısıyla doğa bilimleri içerisinde var olan deney yapma, laboratuvar çalışmaları
yapmıyoruz diyerek gündelik hayatta bilimi yok saymak sosyal bilimlerin bir çok
alanında bilimi yok sayma ile eşdeğer bir anlam taşıdığına inanıyorum.
Bilim adına sahip olduğumuz yanlış
bir yargı ise; sadece sayısal olan, tümden gelimci, bilinen yöntemlere,
denemelere dayalı olan çalışmalar bilimseldir yargısıdır. Oysa bilimsel düşünce
araştırılan problemin veya incelenen konunun doğasına uygun yöntemlere ve
süreçlere açık olmayı ve sistematik verilere dalı sonuçlara ulaşmayı gerektirir
(http://eem.bozok.edu.tr/dersnotu/sunum_1.pdf).
Sosyal bilimlerde metot ve araştırma teknikleri içerisinde bilim; “doğru düşünme, sistemli bilgi edinme
sürecidir” şeklinde tanımlanırken, bilimsel
davranışlı bir kimse; açık, hoşgörülü, sabırlı, kendini eleştirebilen,
tarafsız, bilgi toplayabilmek için her türlü kaynaktan yararlanabilen, metodik
şüpheci, bilgiyi arayan, gerçek ile görüşü veya söylentiyi birbirinden ayırabilen,
mantıklı, sürekli anlama ve öğrenme isteğinde bulunan, yeterli bilgiyi elde
edinceye kadar kararını erteleyebilen, vardığı sonuçlarla kendi görüşleri
arasında bir çatışma olduğunda verileri tercih eden ve her kararda bir yanılgı
payı olabileceğini kabul edebilen kimsedir” tanımlamasının (Arslanoğlu, 2012) sosyal
bilimci bakış açısıyla da gündelik hayatta bilimin yeri konusunda bize ışık
tutmaktadır.
Son olarak, hangi açıdan
bakılırsa bakılsın veya hangi bakış açısı ile yorumlanırsa yorumlansın, bilimin
tarihsel süreç içerisinde kendisini ön plana çıkarmayı başardığı ve haklı bir
unvan elde ettiği açıktır. Bilim tanımı üzerine hala tartışmalar sürerken bence,
önemli olan bizlerin gündelik hayat içerisinde bilim tanımına hangi anlamlar
yüklediğimizdir.
Mbarga, G., Fleury, J. M. 2012. Bilim Nedir?
WFSJ-SciDev.Net. TÜBİTAK.
Özlem, D. 2010. Bilim Felsefesi. Notos
Yayınları. ISBN978-605-5904-27-2.
Ergün, M. 2012 (Erişim tarihi).
http://www.egitim.aku.edu.tr/bilimfelsefesi.pdf
Childe, V. G. 1936. Man Makes Himself. Originally
published in England in 1936.
Yıldırım, C. 2011. Bilim Tarihi. Remzi
kitapevi.
Bernal, J. D. 1954. Science in History. Vol.1,
p 34.
Feyerabend, P. Özgür Toplumda Bilim.
Hessen,B. “Newton’un Principia’sının Toplumsal
ve Ekonomik Kökenleri” Bilim Sosyolojisi İncelemeleri. Çev. Eren Buğralılar,
Doğu Batı Yayınları Ankara, 2010.
Khun, T. 1995. Bilimsel Devrimlerin Yapısı.
Çev. N. Kuyaş, Alan yayıncılık, İstanbul.
Descartes, Felsefenin İlkeleri. Çev. M. Akın,
Say Sayınları, İstanbul, 1995.
Güneş, B. Paradigma Kavramı ışığında bilimsel
devrimlerin yapısı ve bilim savaşları: Cephelerdeki fizikçilerden Thomas, s.
Khun ve Alan D. Sokal. G.Ü. Eğitim Fakültesi Fizik Bl.
Anlı, Ö. F. 2011. Sosyal bir fenomen olarak
bilimsel bilgi. A.Ü. Felsefe ve Sosyal Bilimler Dergisi, Sayı 12, s 53-78.
Aydın, H. 2006. Modern bilime yönelik
postmodern eleştiriler ve etik değeri.
Özdemir, I. 2008. Postmodern süreçte din-bilim
ilişkisi. Köprü dergisi, Kış 96, Say 53.
Popper, K.R. 1991. “Bilim Felsefesi: Kişisel
bir bildiri” Çev. C. Yıldırım. (Bilim felsefesi içinde)Remzi kitapevi.
Feyerabend, P. 1991. Özgür bir toplumda bilim.
Çev. A. Kordam, Syrıntı yayınları, İstanbul.
Arslanoğlu, İ. (2012 Erişim tarihi). Sosyal
Bilimlerde metot ve araştırma teknikleri. (w3.gazi.edu.tr/~iarslan/arastek.doc)
Topdemir, G. H., 2002. Khun ve Bilimsel
Devrimlerin Yapısı Üzerine Bir Değerlendirme. Felsefe Dünyası, Sayı 2.
Ergün, M. Bilim Felsefesi. www.egitim.aku.edu.tr/bilimfelsefesi.pdf
Conner, D. C., 2012. Halkın Bilim Tarihi. TUBİTAK Popüler Bilim
Kitapları.
0 YORUMUNUZ İÇİN TIKLAYIN:
Yorum Gönder
YORUMLARINIZ İÇİN BİRKAÇ RİCA..
* Lütfen yorumlarınız fikir alış verişi ve paylaşım temelli olsun
* Yazılan yazılar ve yorumlar kendi fikirlerinize uygun olmayan düşünceleri ifade ediyor olabilir, olması çok doğaldır (yorumlar zaten bunun için vardır), ancak bu durumun kimseye kişilik haklarına saldırı, nefret uyandırma veya etiketleme yapma hakkını vermediğini lütfen unutmayınız.
* Düşüncelerinizi ifade ederken, lütfen düzgün bir Türkçe ile ve nezaket çerçevesinde kalınız.
Yorumlarınızda lütfen kendinizi tanıtmaktan çekinmeyiniz, ancak adres, telefon gibi özel bilgilerinizi de yazmayınız.
* Son olarak, blog sahibi yorumları yayınlamama hakkını saklı tutuğunu lütfen anımsayınız.