Bilinen ilk bilimsel dergi; Philosophical Transactions (Felsefi Takas)
1665 yılında yayınlandığında, Osmanlı imparatorluğunda Vekayi-i Tıbbiye’den
sonra felsefe ve bilim yazıları içeren Türkçe Mecmua-i Fünun dergisinin
yayınlanmasına daha 200 yıl vardı.
Bir grup doğa filozofu bilim insanı tarafından çıkarılan ilk bilimsel
dergi olma niteliğindeki Philosophical Transactions; son bilimsel bulguları
açık ve hızlı bir şekilde aktarmak, konular üzerindeki tartışmaların daha etkin
bir şekilde yapılması sağlamak üzere, matbaanın bu iş için uygun bir ortam
yaratacağı düşüncesi ile yayınlanmıştı. Yayın kurallarından olan açıklık;
sadece varılan sonuçların açıklanması değil, deneysel sürecin de açıklanması
ile sağlanıyordu. Hız; ise herkesin aynı konuyu takip ederken aynı noktaya
gelmesi amacını taşıyordu. Dolayısıyla kitaba göre çok daha hızlı bir aktarım
söz konusuydu. Ancak bu konuda ülkemizin hızı ise oldukça düşüktür.
Aradan geçen 200 yıl sonra, Mehmet
Tahir Münif Paşa (1830-1910), Fuad Paşa'nın da yardımıyla 1860’da, padişahtan
izin alarak Cemiyet-i ilmîye-i Osmaniye isimli bir cemiyet kurar. Cemiyet, bilim
ve eğitim, ticaret ve sanayi'e ait Mecmua-ı Fünûn ismiyle bir dergi
çıkaracaktır.
Amacı pozitif bilimleri tanıtmak
ve yaygınlaştırmak olan derginin ilk sayısı 1860’da çıkmasına rağmen;
yayınlanmaya 1862’de başladı. Derginin yayın hayatı 1862’den itibaren
kesintilerle 1883’e kadar (21 yıl) devam etti. İlk olarak 33. sayıda sonra
kolera salgını nedeniyle kesintiye uğrayan dergi, 1866'da 34. sayısını
çıkararak yayımlanmaya devam etti; üyelerin dağılması ve Münif Paşa'nın
işlerinin yoğunluğu nedeniyle 1867'de 47. Sayıda yayımına ara verildi. 48. ve
son sayısı 16 yıl sonra 1883'te yayımlandı. Bu sayıdaki “Yıldız Böceği İle
Bir Yolcu” başlıklı nükteli bir yazı nedeniyle padişah II.Abdülhamid tarafından
sürekli olarak kapatıldı.
Philosophical Transactions’ın son sayısına halen kaynaklarda verilen
bağlantıdan ulaşılabileceği düşünülürse, Mecmua-ı Fünûn adlı, bilimsel dergi girişimimizin
ne denli kısa ömürlü olduğu görülür. Ancak bugün basılı popüler bilimsel dergilerde bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıdayken, internet ortamında popüler bilimsel
dergilerin artması çok sevindiricidir.
Popüler Kültür ve Popüler Bilimsel Dergiler
Burada özellikle bir noktayı ortaya koymak gerekir. “Popüler”
kelimesinin en klasik anlamda tanımı halka ait olarak yapılabilir. Ancak bu
kavramının günümüzde “bir çok kişi tarafından kullanılan, seçilen veya sevilen”
anlamında kullanılması ile ciddi bir kavram kargaşası doğmaktadır. Popüler
kültürün “en çok tercih edilen” anlamında kullanılması bağlı olarak, bizi
“popüler kültür modern toplumda halkın kültürüdür” gibi yanlış bir yargıya ulaştırır. Aslında
popüler kültür halkın kültürü değil, halkın tüketime hazır olarak sunulan
alternatiflerdir. Popüler kültür, büyük ve etkili bir iş bölümü içerisinde mal
üretimi, pazarlanması, dağıtımı ve tüketimi biçimlerine dayanan bir kültürdür.
Bununla birlikte popüler kültürde, sürekli kalıcılık değil, sürekli değişimle, sermayenin
ve sermaye sisteminin sürdürülebilirliği gerçekleştirilir. Örneğin her hafta
değişen müzik listeleri, mevsimlik modayla gelen güdümlü giyim tarzı, yeme
içmede fast food markaları, cep telefonları, bilgisayarlar arasında tüketici
kazanma mücadelesinin, halka bireysel özgürlük, zevk ve tercih olarak
sunulmasıdır. Bu nedenle çabuk kullanım ve hızlı tüketim kültürüdür.
Eskiden popüleri (halk ozanını, halk türkülerini, halk ağıtını) günlük
yaşantısının deneyimlerinden üreten halktı, bugün ise; popüleri üreten ve
tanımlayan güç, popüler adı altında mal ve bilinç satışı yapan moda, turizm,
kitap, televizyon, dergi, kültür ve eğlence endüstrileridir.
Bu açıdan değerlendirildiğinde; popüler kültür adı ile tüketime sunulan
özellikle bilgi, bilim ve bilimsel konuların titizlikle incelenerek, kanaat ile
bilginin, üretim endüstrisinin bize sundukları ile gerçeğin birbirinden
ayrılmasında 200 yıl geriden geldiğimiz popüler bilim dergilerinin önemli bir
işlevi vardır. Bu noktada; tüketim endüstrisinin ürettiği popüler bilgiyi değil,
doğru bilgiyi ve bilimi halka ulaştırmayı hedefleyen popüler bilimsel dergiler
önem kazanmaktadır.
Philosophical Transactions’ın, 200 yıl ardından Mecmua-ı Fünûn‘un hedeflediği; doğru bilginin ve bilimsel gerçeklerin halka anlayacağı biçimde, açık
ve hızlı şekilde sunulmasının ise özellikle internet bilim dergilerinin önemini
daha da arttırdığını düşünüyorum.
Bununla birlikte, bizlere sunulan bu dergilerin bilgi için doğru bir kaynak olduğunun da değerlendirilmesi gerekir. S. Kurbanoğlu'nun "www bilgi kaynaklarının değerlendirilmesi" isimli yazısı yol gösterici olabilir. Yine İ.Uzun tarafından yazılan "Sapla samanı ayırmak" isimli yazısının da bu konuda yardımcı olabilir.
Bu nedenlerle dünyanın her yerindeki, kendi alanlarında yetkin
kişilerin destekleri ve doğru bilgiyi popülerleştirme (=halka ait hale getirme)
çabaları ile çıkarılan internet tabanlı popüler bilim dergilerini gönülden
destekliyorum.
Kaynaklar
http://rstl.royalsocietypublishing.org/content/current
Erdoğan, İ. Popüler kültürün ne olduğu
üzerine. Ankara Üni., İletişim Fak.
http://tr.wikipedia.org/wiki/Mecmua-i_Fünun
Akgün, M.
Cemiyet-i İlmiye-i Osmaniye ve Mecmua-ı Fünunun Felsefi Açıdan Taşıdığı Önem
1-2-3-4.
http://www.ted.com/talks/clay_shirky_how_the_internet_will_one_day_transform_government.html
Kurbanoğlu, S. www Bilgi kaynaklarının Değerlendirilmesi. http://www.edebiyatdergisi.hacettepe.edu.tr/2002191SerapKurbanoglu.pdf
İ.Uzun. Sapla Samanı Ayırmak. http://yalansavar.org/2013/01/09/sapla-samani-ayirmak/
İ.Uzun. Sapla Samanı Ayırmak. http://yalansavar.org/2013/01/09/sapla-samani-ayirmak/
0 YORUMUNUZ İÇİN TIKLAYIN:
Yorum Gönder
YORUMLARINIZ İÇİN BİRKAÇ RİCA..
* Lütfen yorumlarınız fikir alış verişi ve paylaşım temelli olsun
* Yazılan yazılar ve yorumlar kendi fikirlerinize uygun olmayan düşünceleri ifade ediyor olabilir, olması çok doğaldır (yorumlar zaten bunun için vardır), ancak bu durumun kimseye kişilik haklarına saldırı, nefret uyandırma veya etiketleme yapma hakkını vermediğini lütfen unutmayınız.
* Düşüncelerinizi ifade ederken, lütfen düzgün bir Türkçe ile ve nezaket çerçevesinde kalınız.
Yorumlarınızda lütfen kendinizi tanıtmaktan çekinmeyiniz, ancak adres, telefon gibi özel bilgilerinizi de yazmayınız.
* Son olarak, blog sahibi yorumları yayınlamama hakkını saklı tutuğunu lütfen anımsayınız.